Kadın Doğum Uzmanı

Ana SayfaKadın Doğum UzmanıKadın Doğum Uzmanı
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığı gebelik, doğum, kısırlık (infertilite) menopoz gibi kadın üreme sistemiyle ilgilenen tıbbın bir dalıdır. Jinekoloji kelime anlamı olarak jineko-loji yani “kadın-bilimi” anlamına gelir. Hamilelik ve bebek doğumu ile ilgilenen tıbbın alanına ‘obstetrik’ denir.
Kadın Doğum Uzmanı

Antalya’da Kadın Doğum Uzmanı (Jinekolog)

Kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığı gebelik, doğum, kısırlık (infertilite),menopoz gibi kadın üreme sistemiyle ilgilenen tıbbın bir dalıdır. “Kadın hastalıkları’’ ile eş alamda ‘jinekoloji’ terimi kullanılır. Jinekoloji kelime anlamı olarak jineko-loji yani “kadın-bilimi” anlamına gelir. Yunanca ‘gynaika (gyne)’ kadın, ‘logy’ bilim anlamına gelir. Jinekolojinin ingilizcesi gynaecology veya gynecology, arapçası nisaiye’dir. Jinekolojinin erkekteki karşılığı olan ‘androloji’ erkek üreme organları ile ilgilenen bilim dalıdır. Hamilelik ve bebek doğumu ile ilgilenen tıbbın alanına ‘obstetrik’ denir. Gebelik ve doğum konularında uzmanlaşmış hekime ‘obstetrisyen’ adı verilir. Kadın hastalıkları ve doğum ana bilim dalı tıp dünyasında ‘Jinekoloji ve Obstetrik’ (ingilizce, Gynecology & Obstetrics) olarak adlandırlır. Jinokolog kadının tüm üreme dönemleri ile ilgilenirken obstetrisyen sadece hamilelik ve doğumu içeren kadının küçük bir dönemi ile ilgilenir. Bu branşta uzmanlaşan hekimler hem kadın bilimi hem doğum bilimi hakkında eğitim alırlar.

Kadın doğum uzmanlığı hakkında

Operatör doktor ifadesi ise cerrahi yani ameliyat yapılan branşlardaki doktorları tanımlamak için kullanılır. Kadın hastalıkları ve doğum branşı ameliyatları olan ameliyat yapılan bir branş olduğu için operatör veya operatör doktor (kısaca Op. Dr.) tanımı ismin başına eklenir. Ameliyat yapılan diğer branşlarda olduğu gibi (üroloji, göz vs) bütün kadın doğum uzmanları da operatör doktordur. Ameliyat yapılmayan branşlardaki (dahiliye, dermatoloji, nöroloji, kardiyoloji gibi..) doktorlar için operatör doktor tanımı kullanılmaz, uzman doktor tanımı kullanılır. Tıp bilimindeki ve teknolojideki gelişmeler nedeniyle artık ameliyat yapılmayan branşlarda da bazı müdahale ve girişimler yapılmaktadır. Operatör kelimesi branşın doğal özelliğini ifade ettiği için, küçük oerasyonları her branş yaptığı için ‘operator doktor’ tanımı kullanılması eskisi kadar tercih edilmemektedir.

Kadın doğum uzmanı rahim, yumurtalık, tüpler gibi kadın iç üreme organlarının ve vajina, vulva gibi kadın dış cinsel organlarının hastalıkları, ameliyatları ve gebelik takibi ve doğum ile ilgili sorunlar konusunda ihtisas yapmış uzmanlaşmış doktordur. Tam adı ‘kadın hastalıkları ve doğum uzmanı’ çok uzun olduğu için sıklıkla halk arasında kısaltılarak “kadın doğum uzmanı” veya “kadın doğumcu”, ‘jinekolog’ veya ‘jinekolog doktor’,  eski tabirle ‘nisaiye uzmanı aynı anlamlarda kullanılır. Ülkemizde sadece ‘obstetrisyen’ yani ‘doğumcu’ ismi kullanılmamıştır. Jinekolog doktorlar her zaman kadın hastalıklarının yanında gebelik ve doğum alanı ile de uğraşırlar. Perinatoloji uzmanına perinatolog, kadın kanserleri uzmanına jinekoonkolog denir.

 

Kadın doğum da yandal uzmanlıkları nelerdir?

Günümüzde kadın doğum temel bilim dalının altında gelişen yeni bilim dalları vardır. Kadın doğum uzmanı olunduktan sonra ilave ihtisas eğitimleri ile yan dal uzmanlıkları alınır. Şu an için ülkemizde kadın doğumda iki yan dal uzmanlığı eğitimi bulunmaktadır. Bunlar perinatoloji ve jinekolojik onkolojidir. Perinatoloji bazı bilim çevrelerinde  ‘maternal fetal tıp’ olarak da anılır. Perinatoloji anne ve fetüs (cenin) bilimi olarak kabul edilir. Perinatoloji daha çok yüksek riskli gebeliklerin takip ve tedavisi ile bunların doğum ve doğum sonrası anne bebek bakımları ile ilgilenen bir bilim dalıdır. Ülkemizde 3 yıl perinatoloji yan dal ihtisası eğitimi yapılır. Jinekolojik onkoloji kadın doğumda diğer yan daldır. Kadın üreme organlarının kanserlerinin tedavisi ve takibi ile ilgilenir. Üreme endokrinolojisi ve infertilite (kısırlık tüp bebek) tıbbın son yıllarda en çok gelişme sağlayan alanıdır. Ülkemizde kısırlık tedavisi ve tüp bebek uygulamalarını bu konuda eğitim almış sertifikalı deneyimli uzman hekimler yapmaktadırlar. Ürojinekoloji, kadın idrar yolları ve işeme fonksiyonlarındaki bozukluklarla ilgilenen bilim dalıdır. Bilindiği gibi pelvis çukurunda mesane ve alt idrar kanalı rahmin ve vajinanın önünde yer alır. Doğum ve diğer nedenlere bağlı olarak vajina kanalındaki sarkmalar mesane ve işeme fonksiyonlarını etkilemektedir. Üreme ve işeme organlarına bağlı hastalıkların ortak aynı tedavilerle ve ameliyatlarla çözülmesi mümkün olabilmektedir.

Kadın doğum uzmanının eğitim süresi

Kadın hatsalıkları ve doğum uzmanı olmak için gerekli eğitim süreci ülkeler arasında farklılıklar olmakla beraber genel olarak lise eğitiminden sonra tıp fakültesi (6-7 yıl) daha sonrasında uzmanlık eğitimi yani ihtisas (5 yıl) gerekir. Bir uzman hekim liseden sonra en az 11 yıl eğitim almaktadır. Yandal ihtisası 3 yıl sürmektedir. Ülkemizde mecburi hizmetle birlikte bir yandal uzmanı kendi branşında özgün çalışma ve araştırma yapmaya başladığında minimum 35 yaşında olmaktadır.

Kadın doğum uzmanının eğitim alanı:

Kadın doğum uzmanı eğitimi sırasında jinekoloji ve obstetrik alanlarının her ikisinde de eğitim alır. Obstetrikde (doğum) erken gebelikte düşük, kürtaj, dış gebelik, gebelikte ayrıntılı ultrason, normal doğum, sezaryen, riskli gebeliklerin izlenmesi jinekolojide (kadın hastalıkları) adet düzensizliklerinin tedavisi, miyom ve kistlerin açık ve kapalı ameliyat tedavileri, doğum kontrol yöntemleri, rahim ve vajina sarkmalarının vajinal yoldan ameliyatla tedavisi, ultrason, menopoz, histereskopi, laparoskopi, kısırlık (infertilite),onkoloji (kadın üreme ve cinsel organlarının kanserleri) ve başka farklı konularda geniş bir eğitim alınır. Ülkemizde amerikan tıp ekolü uygulandığı için kadın hastalıkları ve doğum eğitimi sırasında meme hastalıkları ve ameliyatları öğretilmez. Meme hastalıkları ve ameliyatları genel cerrahi uzmanlığının ilgi alanındadır.

Kadın doğum uzmanının aldığı eğitimler belli konularda ve belirli bir seviyededir. Bazı hastalık alanlarında özel eğitim alan uzmanlaşmış doktorlar vardır. Tüp bebek ve kanser ameliyatları (onkoloji) bunların başında gelir. Bu konularda uzmanlık eğitiminden sonra ayrıca eğitim almak gerekmektedir. Aayrıca her kadın  doğum uzmanı bütün konularla ilgilenmeyebilir, genital estetik ameliyatları ve vajinismus tedavisi konuları özel ilgi ve eğitim gerektirir. Bu nedenle bazı hastalıklarda konu ile özel olarak ilgilenen doktorların müdahalesi gerekebilir.

Kadın doğum uzmanlarının ilgilendikleri başlıca hastalıklar:

  • Gebeliğe hazırlık ve gebelik takibi,
  • Normal doğum, operatif doğum  ve sezaryen,
  • Rahim hastalıkları (myom, ur, rahim kalınlaşması vb.),
  • Yumurtalık hastalıkları (Over kisti, polikistik over, çikolata kisti vb.),
  • Rahim ağzı hastalıkları (Smear testi, yara yakma, dondurma, HPV testi, konizasyon, leep, servikal serklaj,  vb.),
  • Kürtaj, Küretaj, (istenmeyen gebelik kürtajı, tıbbi kürtaj vb),
  • Adet düzensizlikleri (adet ağrısı, adet gecikmesi, adetin kesilmesi),
  • Vajinit (akıntı, kaşıntı, koku, iltihabi durumlar vb.),
  • Gebelik ultrasonu, organ taraması, ayrıntılı ultrason, dopler ultrason, vajinal ultrason,
  • Doğum kontrol yöntemleri (tüplerin bağlanması, spiral takılması, hormonlu spiral, doğum kontrol hapları vb.),
  • Kısırlık tedavisi (aşılama, yumurtlama tedavisi, rahim filmi, histereskopi, laparaskopi vb.),
  • Dış gebelik (laparaskopi veya ilaç tedavisi),
  • Rahim sarkması, idrar torbası ve bağırsak sarkmaları, idrar kaçırma (sistorektosel ameliyatı, TOT, TVT),
  • Genital organların estetik ameliyatları (iç dudak küçültme, vajina daraltma, klitoris düzeltme, kızlık zarı dikimi vb),
  • Vajinismus (cinsel işlev bozuklukları).

Tüp bebek ve kanser ameliyatları, fetal girişim ve fetüse ait ciddi kararlar eğitim almış yandal uzmanları tarafından yapılır.

Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları diğer doktorlar gibi devlet hastanelerinde, eğitim araştırma hastanelerinde, üniversite hastanelerinde, özel hastanelerde veya muayenehanelerinde hizmet verirler.

Kadın doğumda ultrason nasıl yapılır?

Ultrason kadın doğum uzmanının olmazsa olmaz muayene aracıdır. Ultrason kadın doğum uzmanı tarafından en sık vajina yoluyla özel tasarlanmış problarla yapılmaktadır. Kısırlıkta, jinekolojide ve erken gebelik dönemlerinde vajina içerisinden yapılan ultrasonla en yüksek görüntü kalitesi elde edilmektedir.  Her kadın doğum uzmanı ultrason kullanmayı, hastalıkların ultrason görünümlerini, ultrason ile hamilelik takibini, fetüsün ayrıntılı organ taramasını bilmektedir. Ultrason adet döngüsünü takip etmede, rahmin yapısal ve işlevsel bozukluklarını teşhis etmede, yumurtalık rezervini, yumurta büyüme va çatlama süreçlerini, yumurtalık kistlerini takip etmede en iyi tanı aracıdır. Kullanıcının tecrübesi, cihazın kalitesi arttıkça ultrasonda teşhis başarısı artmaktadır. Kadın doğum uzmanı kısırlık hastasının yumurta takibini ve yumurta toplanmasını, rahim kalınlığı takibini vajinal ultrasonla yapmaktadır. Kadın doğum uzmanı yeni oluşan hamileliğin iç gebelik mi dış gebelik mi olduğunu, boş kese olup olmadığını, ceninde bir yapısal bir kusur olup olmadığı 13.haftaya kadar vajinal ultrason yaparak anlamaktadır. Vajinal ultrasonun keşfi ve yaygınlaşması kısırlıkta  yumurtlama tedavilerinin takibine ve yumurta toplamaya, bebeğin organ kusurlarının anne karnında erken dönemde saptanmasına olanak sağlamaktadır.

Jinekoloji ve Obstetride muayene

Jinekolojik muayenede ilk görüşme hasta için neden önemlidir?

Jinekolojik muayene bütün kadınlar için daha özel ve hassas bir muayene olarak tanımlanır. Hekim ve muayene olunacak yer seçimi için kadınlar çok sayıda araştırma yapmaktadırlar. Tüm kadınlar anlaşıldıklarından emin olmak istemekte, ancak o zaman karşısındaki hekime rahatça muayene olabilmektedirler. Her kadının karakteri ve hastalığı farklıdır, bu yüzden standart bir görüşme süresi her kadın için yeterli olmamaktadır. Hekim ilk görüşmeye yeterli süre ayırabildiğinde hasta hekim arasında güven duygusunun gelişmesi sağlanmaktadır. Bütün muayenelerde olduğu gibi jinekolojik muayeneye başlamadan doktor hastanın hikayesini dinler. Kadının adet düzeni, hamilelikleri, doğumları, geçirdiği işlemler ameliyatlar, alerjiler, alışkanlıkları, mevcut hastalıkları, aldığı tedaviler, ebeveyn hastalıkları, cinsel eşin hastalıkları, cinsel öyküsü dahil olmak üzere detaylı bir şekilde doktor hastasını tanımaya, anlamaya çalışır, dikkatle onu dinler, notlar alır. Bu görüşme muayenenin şekline ve teşhise ve testlere ışık tutar.

Hasta ve doktor arasında geçen bütün konuşmalar sırdır ve sadece hastanın onay verdiği kişilere onay verdiği kadarıyla paylaşılır. Hasta isterse görüşme ve muayene sırasında yanında eşi bulunabilir. Başka branşlardan farklı olarak jinekolojik muayenelerde hem görüşme hem muayene esnasında hastanın eşinin hastanın yanında olmasının yararları görülmektedir. Muayenehane koşullarının uygun olduğu durumlarda hasta ve eşinin muayenede ve ultrasonda beraber olması kadınların tercihi olmaktadır.

 

Kadın doğum muayenesine giderken nelere dikkat edilmeli?

Kadın doğum uzmanına muayeneye giderken kadınlar özel bir hazırlık yapmaları gerektiğini düşünürler. Genel hijyen kurallarına uyulması, kadının hergün yaptığı temizlik kuralları dahilinde davranması yeterilidir. Kadınların kendi günlük hayatlarında yaptıkları epilasyon türünün dışında özel bir hazırlık yapmalarında gerek yoktur. Tüylenmede artış şikayeti olan kadının tüylerine epilasyon yapmadan gitmesi doktorun değerlendirme yapmasını kolaylaştırır.  Pamuklu iç çamaşır giymeleri, giyilmesi rahat  giysiler tercih edilmesi, başka bir zaman belirtilmemiş ise adet kanaması bitimini takip eden 5-6 gün içinde muayeneye gitmeleri daha uygun olur.  Kadın doğum muayenesi kadın adet döngüsünün her döneminde yapılabilmektedir. Her dönemdeki ultrason görüntülerinin farklı hastalıklar için tanı koydurucu anlamı bulunmaktadır.

Kadın doğum muayenesi nasıl yapılır?

Kadın doğum muayenesi ilk görüşme tamamlandıktan sonra  iki temel kısımdan oluşur; önce spekulum muayenesi ardından vajina içerisinden ultrason muayenesidir. Bakire olanlar ve vajinismus olanlarda karından (abdominal yolla) ultrason yapılır.

Hasta jinekolojik muayene için alt kısım çamaşırlarını çıkartır, önüne örtü örterek muayene masasına uzanır.   Litotomi (ayaklar dizden kıvrılmış ) pozisyonu denilen pozisyonda, beyaz ışık kaynağı  ile doktor önce dış cinsel organları görerek inceler  varsa siğiller ve  anatomik farklılıklar değerlendirir. Daha sonra spekulum denilen vajina kanalını ve rahim ağzını görmeyi sağlayacak özel bir alet vajinaya yerleştirilir. Vajina içine spekulum veya ultrason probu gibi muayene araçlarını doktor uygularken kadının rahatça nefes alıp vermesi, diyafram nefesine odaklanması vajina girişindeki kasların gevşemesinde sihirli bir etki oluşturur.   Bakire veya vajinismus olduğu için vajinaya spekulum konamayan kadınlarda vajina içinin ve  rahim ağzının görüntülenmesinde vajineskop adlı 5mm çapındaki kameralı optik sistemler kullanılabilir. Spekulum ile vajina açıldığında özel smear fırçası serviks (rahimağzı) yüzeyine sürtülerek fırçaya bulaşan yüzey hücreleri inceleme kabına konur. Alınan örmek mikroskop altında patolog tarafından incelenir. Rahim ağzından pamuk uçlu steril çubuklar ile HPV testi için veya cinsel yolla bulaşan hastalıkları araştırmak üzere sürüntü şeklinde akıntı örnekleri alınır ve özel tüpler içine konarak mikrobiyoloji laboratuarında inceleme yapılır. Bu testlerden hangisinin yapılması gerektiğine doktor  hastanın hikayesine göre karar verir. Bakire veya vajinismuslu kadınlara spekulum uygulanamadan 3mm incelikte pamukuçlu kültür çubuğunu himen deliğinden içeri direkt sokarak örnek alabilir. Bu işlem kızlık zarına zarar vermez.

Spekulum muayenesinden sonra doktor bazı durumlarda elle muayene (bimanuel muayene) de yapar. Fakat günümüzde ultrason muayene aracı olarak kullanıldığı için bimanuel muayenenin yerini bir ölçüde almıştır. Jinekoloji ve obstetride ultrason her zaman kullanılmakta iken elle bimanuel muayene bazen kullanılmaktadır. Doktor ultrason ve elle muayeneyi hangi sıra ile yapacağına hastanın hikayesine göre karar verir. Elle muayene pelvis organlarının hareketliliğini ve ağrı lokalizasyonunu anlamak için tercih edilir. Bakire ve vajinismuslu hastalarda vajinal yoldan elle muayene yapılamaz, bunun yerine hastanın onay vermesi halinde tek parmak rektuma (makattan içeriye) yerleştirilerek rektal muayene yapılabilir. Makattan içeriye vajinal ultrason probu da uygulanabilir. Bu şekilde rahim, yumurtalık ve etrafındaki patolojiler net bir şekilde değerlendirilir. Makat yoluyla muayene ve ultrason sadece nadir durumlarda yapılması gerekebilir. Alt karın bölgesinden idrar torbası idrar ile dolu iken yapılacak ultrason incelemesi kısmi de olsa yeterli bilgi verir.

Jinekolojik muayeneye adetin hangi dönemi gidilir?

Hiçbir semptomu olmayan kadınlar  rutin jinekolojik muayene ve testler için adet döngüsünün 10-12 günleri arasında doktora gitmesi uygun olandır. Bu dönem smear alınmasında en elverişli, yumurtlama fonksiyonlarının ve endometrium kalınlığının değerlendirilmesi için en elverişli zamandır. Vajinada ağrı akıntı kaşıntı olan kadınların semptomlarının en fazla olduğu günlerde doktora gitmesi teşhisi kolaylaştırır. Kısırlıkta yumurtalık rezervini belirlemek için adetin 2.veya3.günü vajinadan ultrason yapılması  ve yumurtlama tedavilerine adetliyken başlanması gerekir.

Kadın doğum muayenesinde ultrason her zaman yapılır mı?

Günümüzde ultrasonun kullanılmadığı jinekoloji muayenesi ve gebelik takibi neredeyse yoktur. Diğer branşlardan farklı olarak kadın doğumda ultrason bir muayene aracıdır. Batı tıbbında günümüzde ultrason MR BT gibi ayrıca bir test değildir, muayenenin bir parçası olarak muayenenin içinde yapılan bir görüntülemedir. Ultrason hikayeyi dinleyen, neyi aradığını bilen, muayeneyi yapan, tedaviyi takip eden bir kullanıcının elinde çok kıymetli bir incelemedir. Ultrason tecrübeli ve bilgili bir hekimin elinde çok iyi teşhis aracı olmakla birlikte tedavinin takibi imkanını da sağlamaktadır. Üreme organlarının dışındaki barsaklar, böbrek, karaciğer vb diğer organların hastalıkları için radyoloji uzmanından tüm karın  ultrasonu istenmektedir.

Ülkemizde kamu hastanelerinin çoğunda, özel sağlık kurumlarının tümünde kadın doğum kliniklerinde rutin olarak ultrason kullanılmaktadır. Ancak cihaz kalitesi ve kullanıcı deneyimlerinin standardı yoktur. Bu yüzden yeni teknolojiyi ve güncel bilgiyi yakından takip eden sağlık kurumlarında hizmetin kalitesi daha yüksektir.

Jinekolojik muayeneyi kimler hangi sıklıkta yaptırmalıdır?

Kadınların hangi sıklıkta jinekolojik muayene olmaları gerektiği konusunda standart bir şey söylemek pek mümkün olmamakla birlikte, düzenli adet gören, 30 yaş altındaki kadınların hiçbir semptomu yoksa 3 yılda bir muayene olmaları bu muayene esnasında ultrason ile birlikte smear testi yaptırmaları yeterlidir.

-Obezite ve polikistik over sendromu, çikolata kisti, miyom, ağrılı adeti olan kadınlar yılda kez ultrasonlu muayene ve gerektiğinde hormon testleri yaptırması gerekir.

-21 yaşından önce smear testi yapılması gereksizdir. 21-29 yaşlarında 3 yılda bir smear testi yapılması yeterlidir.

-30 yaşından sonra her kadının en az bir defa smear ve HPV testi yaptırması önerilir. Testlerde negatif sonuç (temiz) elde edilen kadınlar daha sonra 5 yılda bir smear ve HPV testini de içeren jinekolojik muayene olmaları gerekir. 30 yaşından sonra rahim ağzında yüksek riskli (Tip16, 18) HPV bulunan (HPV testi pozitif olan) kadınlar ise smear  takiplerini her yıl jinekolojik muayene eşliğinde yaptırmaya devam etmesi gerekir.

-Adet düzensizliği olan kadınların 6 ay ara ile iyi bir ultrason eşliğinde jinekolojik muayene olması gerekir.

-Ailede yani anne teyze kız kardeşlerde  yumurtalık meme ve rahim kanseri öyküsü olan kişilerin doktorlarının önerdiği sıklıklarda düzenli jinekolojik muayene olmaları gerekir. Ailesinde hangi yaşta kanser teşhis edildiyse bundan 10 yıl önce kadın düzenli aralıklar yılda bir veya yılda 2 kez jinekolojik muayene ve ultrason yaptırmaları önerilir.

-Gebelik takibinde gebelik boyunca deneyimli kişilerce en az beş kez ultrason obstetrik muayeneler sırasında yapılması gerekir. Sağlıklı bir gebelik takibi için, gebeliğin 6, 12,  22,  32, ve 38. haftalarında olmak üzere en az beş defa ultrason yapılması gerekir. Hamilenin isteği hallerinde, imkan olan şartlarda, doktorun ihtiyaç hissettiği durumlarda daha sık aralıklarla ultrason yapılabilir. Ultrason yapılma sayısı ve süresi bakımından bebek üzerinde ultrasonun zararlı etkisine bir bilgi bulunmamaktadır. Riskli gebelik durumlarında her gün ultrason yapılması söz konusu olmaktadır. Ultrason teknolojisi hızla ilerlemekte ve portabıl dizüstü ultrason cihazları veya cep telefonuna görüntü aktarabilen teknikler geliştirilmektedir. Uzak olmayan bir gelecekte hamilelerin bir ultrason kursundan sonra kendi kendilerine ultrason yaparak bebeklerine kendilerinin bakabilmeleri mutemel gibi görünmektedir.

Önceki Proje

Normal Doğum

Sıradaki proje

Gebeliğe Hazırlık ve Takip

Dr. Emrullah Akyüz

Her Hafta Alanında Uzman Bir Konuk İle Sizlerleyiz.

numan-cim

Doç. Dr. Numan ÇİM

Doç. Dr. Numan ÇİM Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı S.B.Ü İstanbul Haseki Eğitim ve Araş...

Kategoriler

Çerez Yönetimi
Web sitemizdeki deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu web sitesine göz atarak, çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Tamam